Lena Chamamyan Seyircilerini Büyüledi

Dünya müziğinin yıldızlarından Lena Chamamyan geçtiğimiz akşam bir kere daha CRR sahnesindeydi. Ülkemizdeki ilk konserini 2013 yılında gerçekleştiren müzisyenin gördüğü ilgiden seyircisi de çok memnun ki biletleri çıkar çıkmaz tükendi. Yakalama şansını bulanlardanım.

Suriyeli-Ermeni sanatçı dünyanın her yerindeki doğulu kadınların tutkularının, yaşama isteklerinin ve bağımsız sanatçılar olarak hedeflerine ulaşma azimlerinin en önemli simgelerinden biri. Kendine özgü üslubu ile geleneksel halk şarkılarını yeniden ele alarak batılı müzik formları ile harmanlıyor ve bunu yaparken hem müziklerin özünden ve hem de doğaçlamalarının gücünden ödün vermemeyi başarıyor. Sanatçı son yıllarda, aralarında Filistin, Bahreyn, Tunus, Yemen ve Sudan’ın da bulunduğu çeşitli ülkelerin zengin müzikal mirasını yeniden canlandırmayı hedefleyen projelerde yer alarak müzikal ilgi alanını genişletiyor.

Şamlı olduğunu söyleyen müzisyen “çok savaşlar yaşadık ve hala buradayız sanat ve kültürde sivil mirasımızı yeme içme alışkanlıklarımızı koruyoruz. Sanat ve kültür mirası bugün her türlü imhayı mahvetmek her günden daha fazla görevdir.” inanışından yola çıkarak her şeye rağmen müziğini yapmaya ve sanatı ile acılarla mücadele ettiğini ve ayakta durabildiğini söylüyor.

Önce Ankara devamında Bursa ve son olarak da İstanbul’da sevenleri ile konser gerçekleştieen Lana’ya farklı coğrafyalardan çok önemli müzisyenler de eşlik etti.  Alaedine Ben Fguira,  Pierre Thomas,  Merouane Slimani,  Kais Siala,  Wassim Derbel ve Hend Zouari. Yine konserinde çok sevilen şarkılarına yer verdi ki  “Le Beirut”, “Sareri Hovin Mernem”, “Yumma Lala”, “Seher,” “Hovarek”, “Ya Msafere” ve “Hawwell Ya Ghannam” başta olmak üzere hepsi seyirciden büyük alkış aldı. Bize de uyarlanan “Böyle Gelmiş Böyle Gider” şarkısına Türkçe de yorum sunan Lena’dan ayrıca dinlediğimiz tanıdık şarkılar içinde ala “Ein Moulayiten” (Şaşkın) ve “Quadduka Al Mayas (Ada Sahillerinde) da vardı.

Lena; daha öncesinde ülkemizden de önemli müzisyenlerle (Göksel Baktagir, Hüsnü Şenlendirici) ile ortak projelerde ve sahnelerde yer aldı. Hayatına Fransa’da devam eden müzisyen bugüne kadar diskografisine dört albüm eklerken bu yıl içinde de iki single ortak çalışma (Xander Ghost, Amine Bouhafa) sundu sevenlerine. Konserine gelince ama dili bilip eşlik edin ama sadece dinleyin doğaçlama caz performanslarından doğunun renklerine yaşattığı sentez izlenmeye değerdi. Ayrıca konserin sonunda isteyen herkese bir araya gelerek tanışma şansını da vermesi müthiş bir samimiyetti. İstanbul’da izlediğim için söylüyorum ki CRR müziğin ve farklı coğrafyaların seslerini, renklerini bizlerle buluşturduğu için inanılmaz şanslıyız. Bu anlamda daha önce ertelenen Dhaffer Youssef ve Cristina Branco konserlerinin de en yakın zamanda yeniden hayata geçmesini diliyorum kendilerinden. Lena ve tüm ekibine kocaman sevgilerimi bırakıyorum ve savaşsız bir dünya, özgür ve mutlu insanlar diliyorum bir kere daha hayattan.

Kadri Karahan / Kadri’nin Günlüğü